Kâr ve Zarar
Her dönemde iktidar yalakası olan yazarlar vardır. Bunları herkes bilir, yalakalıklarına gülmek için de yazılarını okurlar. Bunlar da kendilerini gazeteci sanırlar. Aslında milletin kendilerine güldüklerinin farkındadırlar da işlerine böyle geliyor. Bunun örneğini yaşayanlardan çok gördük. İktidar avenesi olup, ondan nemalananlar, yakın akrabaları iktidarın müdahale edebileceği bir yerde görev yapanlar bunlara dahil olup, kendilerini çok iti bilmektedirler. Kimisi devrin en hızlı solcularından kimisi de devrin en hızlı ülkücülerinden ama zamanla evrim geçirmişler ve isimlerinin başına bir ‘’ESKİ’’ kelimesi eklenmiştir. Eki devrimci, eski ülkücü gibi. Son yıllarda ‘’DEVRİMCİLER’’ rahmetli Ecevit eliyle, ‘’MÜSLÜMANLAR’’ rahmetli Erbakan eliyle mutasyona uğramışlar, ülkücüler ise kendilerini başka kulvarlarda bulmuşlardır. İşin garip tarafı ise her gidenin gittiği yerdeki ortam nasıl, neyi gerektiriyorsa tüm değerlerini hiçe sayarak, onların adına borazanlık yapmaları. Son zamanlarda ise tüm kavramların içi boşaltılmış, kavramlar birbirine karışmış ve tüm değerler alt/üst olmuştur. Bu minvalde konumuza dönecek olursak, daha düne kadar iktidarın borazanlığını yapanlar, taş kendilerine değmeye başlayınca birden biriye iktidar düşmanı oldular, birden biriye yüz seksen derece dönerek iktidara cephe almışlardır. Tabi bundan her iki taraf da zarar görmüştür ama iktidar, gücünü kullanarak durumu kendi lehine çevirmişlerdir. Hatta öyle ki, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı seçerek baypas etmeye çalıştılar ve oylarını da yine Sayın Tayyip Erdoğan’a verdiler, durum onu gösteriyor. Ne diye ondan kurtulmak adına. Lakin iş, umdukları gibi olmadı. Beklemedikleri bir Cumhurbaşkanı profiliyle karşılaştılar. Zira Cumhurbaşkanı da seçilmiş olması nedeniyle iktidara karşı çok kuvvetli bir durumda. Seni halk seçtiyse beni de halk seçti ve hem de senden fazla oy aldım mantığıyla haklı konumda. İşte bu sebeple onlar da bir hayal kırıklığı yaşadılar ve anlaşılan o ki yaşamaya devam edecekler. Zira Cumhurbaşkanı görev süresince iktidar üzerindeki baskısını hiç azaltmayacak ve hatta artarak devam ettirecektir. İşte bu nedenle onlar da bu süreç içerisinde yavaş yavaş eriyerek pota içindeki yerini alacaklardır. Bir zamanlar cemaat ile iktidarın arası iyiydi ve herkes dört dörtlük Müslüman olmuştu. Hatta Cuma namazının nasıl kılındığını bilmeyenler bile beş vakit namaz kılıyordu. Ama şimdi? Sadece Cuma namazı kılmak yeterli! Saygıdeğer Dostlar Şunu itiraf etmeliyiz ki, tüm değerlerimiz aşındı, kavramların içi boşaltıldı, tüm duygularımız mutasyona uğradı ve midemiz genişledi, hazmetmekten zorlanmıyoruz. Zaman zaman bazı illerimizde çatlak sesler gelse de milli duygularımız, ruhumuz 1919 lardaki ruh değil. Çanakkale ruhu yok oldu. Bana değmeyen yılan bin yaşasın mantığıyla bu günlere geldik. Avrupa birleşirken kendi kardeşlerimiz ile aramızdaki mesafeyi açtıkça açıyoruz. Hani bir zamanlar 21 yy Türk’ün olacak derdik ya artık hayal gibi görünmeye başladı. Hele de satılmış vicdanların dünya malına karşı zaafları ön plana çıktıkça bunu daha net görebilmekteyiz. Son zamanlarda bunun canlı örneğini de yaşadık. Zira millet, olanları yok saymaya başladı. Benim hırsızım ötekinden daha iyidir mantığı ile hareket ettikçe pervazsızlar yüz buldu. Sevgili Dostlar İnsan hatalarını bir yaşa geldikten sonra anlıyor fakat iş, işten geçmiş oluyor. Zararın neresinden dönersek kâr olrasıdır.
Bir zamanlar adeta iktidar ortağı olup, her dediğini tereddütsüz yaptıran, kendinden olmayanları Müslüman dahi saymayan bir grup, yılan kendilerine dokununca derhal öldürülsün istediler, istiyorlar. Her iki taraf da haklı olabilir, her iki taraf da mazlum olabilir. Bu onların arasındaki bir sorun. Bu soruna taraf olmakta pek akıllıca değil. Zira beraber yürüdüler bu yollarda, beraber ıslandılar yağan yağmurda.
16 Şubat 2015 Pazartesi 09:42
YORUMLAR
- Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.
YAZARA AİT DİĞER YAZILAR
Ülkemizi Feda Etmeyelim
Acı, Tatlı, Hüzün
7 HAZİRAN SEÇİMLERİ
MEMNUNSANIZ
KAN DONDURAN DURUM
Seçim Vaadleri
SGK İcra Memurları
Birlik ve Beraberlik Zamanı
GÖEVLENDİRME YAPALIM
DELİ HÜSEYİN PAŞA
KEŞKE SAMİMİ OLSAYDI
AKP, İSTEMİYOR
TARİH VE BİZ
UTANMADINIZ MI?
ÇANAKKALE
Biz de Devlettik
Kör İle Yatan Şaşı Kalkar
Bir Memleket İsterim
Sakarya
Yarın! Geç Olabilir
Kamu Bankalarının Durumu
Gündeme Dair
Sosyal Devlet
Teknolojinin Faydaları
İş Hayatı
Fişleme
AK SARAY
Ne Zamana Kadar Açılım
Zaman, Ülkücüleri Haklı Çıkardı
Ahmet Bey!
Suç Senin
Yeni Türkiye
Afiyet Olsun!..
Nefsin Perdeleri
Ahmet'e Mektup
SÜREÇ
Bu Millet Nankör!..
Öyle Mi?
Sanal Dünyamız
Adım Adım Bağımsızlık
Zamanlama Manidar
GAZZE
Bir Şarkı Söyle (Şiir)
Benim Dedem!
Ultra Cahiller
Giyotini Niye İcat Ettiniz
‘Kerkük Bir Kürdistan Artık’
Kıbrıs'taki Ruh
Hayat Güzeldir
Mitomani
Kader Mahkûmu
Hasletlerimiz
Kara Ölüm
Perşembenin Geleceği Çarşambadan Belliydi
Siyasette Think Tank
Demokrasi, Azınlıkların Bağımsızlığı mı?
Açmaz ve Çıkmazlarımız
HAK ETTİK / Ş İ İ R / ERDAL KOCA
OZAN ARİF NE DİYOR
Saplantılarımız
HATA
SON PERDE / ERDAL KOCA / ŞİİR
Kırım
Bağımsızlığın Resmi İşaretleri
Türk Glastnost Politikası
Her Yerde Kaset... Her Yerde Kaset
Gürün ve Seçim
Cemaat, İktidar ve Basın
Her Şey Normal mi?
Ağa Kızı Gülizar
Siyasetin Çirkin Olan Öteki Yüzü
Türk, Dünyada Tek Millettir
Cemaat Üyelerine Ne Oldu
Ediz Hun
İnsan ve Nefis
Dostsuz Kalmak
Başlıksız Yazı
İlk Kararlar
Adalet Tersyüz Olursa
KRAL BENİM
KARAKUŞİ KADI
Suç ve Ceza
SGK İCRA MEMURLARI EĞİTİMİ
EGO
Saflar Netleşiyor
Çakallarla Dans
Dershaneler
ŞİİR ÜZERİNE
Milliyetçilik Irkçılık mıdır?
Devlet Denince Hep Vergi Geldi Aklıma Jandarma Denince Kırbaç
Zina Suç Değil mi?
DEVRİ ALEM / ŞİİR / ERDAL KOCA
Askeriyedeki Son Durum
Cumhurbaşkanlığı Ödülleri
Türklüğe Kin Kusmak
Emekli Olmayan Memurlar ile AKP Arasındaki Ortak Bağ
Sosyal Güvenlik Kurumu’ndaki Yapılanma
İşçi Memur Ayırımı
Büyük Başın Derdi de Büyük Olur/ Erdal KOCA / Ş İ İ R
Resmi Ağızdan Ülkemizde Yaşanan Suni Refah
ÇAPULCU / ERDAL KOCA / ŞİİR
Resmi Ağızdan Ülkemizde Yaşanan Suni Refah
SURİYE'DEKİ VAHŞET GÖRÜNTÜLERİ
Türk Diplomasisi
Salim Müslim, PYD, Suriye ve Türkiye
4 EYLÜL
ORTADOĞU'DAKİ GELİŞMELER
ERDAL KOCA'NIN NİYAZI / ŞİİR
BİR ŞEHİDİN ARDINDAN / ERDAL KOCA / ŞİİR
NİYAZ
BAYRAK ŞAİRİ ARİF NİHAT ASYA
KUR'AN HAKEMDİR / ERDAL KOCA / ŞİİR
KUR'AN HAKEMDİR / ERDAL KOCA / ŞİİR
İŞTE O SENSİN / ERDAL KOCA / ŞİİR
O KİMDİR? / ERDAL KOCA / ŞİİR
BÜYÜK OLMAK / ERDAL KOCA / MAKALE
MODERN DONANIMLI FİRAVUNLAR
EY TÜRKOĞLU / ERDAL KOCA / ŞİİR
DEVLET ADAMLILIĞI
KIYAMET KOPACAK SANDIM (ŞİİR)
SATTI BİZİ MEMUR-SEN (Erdal KOCA) ŞİİR
İCRADER'İN İFTAR YEMEĞİ
CAİZE
İLMEK İLMEK ÖRDÜM HASRETİ (Erdal KOCA) ŞİİR
CAİZE
YOK YOKA SAKLANMIŞ (Erdal KOCA) Şiir
Garcia'ya mektup
SILA HASRETİ
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU ÇALIŞANLARI
SU (Erdal KOCA) Şiir
FOTOGRAF (Erdal KOCA) (Şiir)
SÖYLEYEMEM ( Ş İ İ R ) (Erdal KOCA)
KÖYÜM (Ş i i r)
ALLAH KERİM ( Ş i i r )
SÖYLEYEMEM ( Ş İ İ R )
YORUM EKLE